İstanbul-Ankara arasındaki kervan yolunun yüzey araştırmasıyla izi sürülecek, tarihi güzergah, koordinatlarıyla harita üzerinde konumlandırılacak.
İstanbul-Ankara arasındaki kervan yolunun yüzey araştırmasıyla izi sürülecek, tarihi güzergah, koordinatlarıyla harita üzerinde konumlandırılacak.
Ankara Üniversitesi tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığının onayıyla gerçekleştirilecek yüzey araştırmalarında Ankara’nın Osmanlı başkenti İstanbul ile siyasi, kültürel ve ekonomik ilişkilerinin izi sürülecek.
Çalışma kapsamında, Ankara merkez ve kuzeybatı ilçelerinde yer alan Ortaçağ ve Türk dönemi mimari eserler tespit edilerek belgelenecek ve kentin Osmanlı döneminde payitaht İstanbul ile bağlantısını sağlayan kervan yolundaki menzil yapıları ve yerleşimlerinin lokalizasyonu yapılacak.
Bugünkü Altındağ sınırlarında kalan Ulus-Kale bölgesinden başlayarak sırasıyla Keçiören, Yenimahalle, Etimesgut, Sincan, Ayaş, Güdül, Beypazarı ve Nallıhan ilçelerini kapsayan araştırma sahasındaki Ortaçağ ve Türk dönemi anıtları ve yerleşim alanları belgelenecek.
Başkentin merkez ilçelerinden başlayarak kuzeybatı yönündeki ilçelere doğru ilerletilecek çalışma alanları, sezonluk olarak birbirlerine yakın konumlanmış ilçe merkezleri ile bunlara bağlı mahalle ve köyler bazında ele alınacak.
Her ilçedeki köy/mahalle tek tek gezilerek tespit edilen mimari, epigrafik ve diğer arkeolojik eserlerin belgelemeleri yapılacak, tespit edilen buluntu ve kalıntılar, GPS cihazıyla koordinatları alınarak harita üzerinde konumlandırılacak.
“Beş yıllık planlama yapıldı”
Yüzey araştırmasının başkanlığını yürüten Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tolga Bozkurt, eski Yahudi Mahallesi’ndeki araştırma alanında yürüttükleri çalışmaya ilişkin AA muhabirine bilgi verdi.
Şehrin 16’ncı yüzyıldan 19’uncu yüzyıla kadar ticarette nasıl bir gelişim gösterdiğini, şehirdeki vakıf, yerleşim ve ticaret alanlarının nasıl lokalize edildiğini anlamaya çalışacaklarını belirten Bozkurt, çalışma kapsamında 5 yıllık planlamalarının bulunduğunu bildirdi.
Tarihi yerleşim bölgelerinin fiziki karakterlerini anlamaya yönelik tespitler yaptıklarını aktaran Bozkurt, merkezdeki anıtsal yapı niteliğini anlamak ve sur içi Ankara’sında bugün görünmeyen su hattını tespit etmeye yönelik inceleme yapacaklarını da söyledi.
“Ankara’nın dış surlarının da izi sürülecek”
Hacı Bayram Camisi’nin kuzey bölümünde yer alan sur parçaları başta olmak üzere dış surların izini sürmeye çalıştıklarını aktaran Bozkurt, “Şehir içi ticaret yapıları, köprüler, hamamlar, çeşmeler ile dini merkezler odaklı düşündüğümüz, planladığımız bir çalışma olduğu için ve bunu gerektirdiği için böyle bir stratejik planımız var.” dedi.
Bu yıl Beypazarı’nın güneydoğu kesimindeki köylere kadar ulaşmayı hedeflediklerini dile getiren Bozkurt, Ankara sınırlarından sonra Geyve, Taraklı, Göynük, Adapazarı, Bursa ve İstanbul’a bağlanan rota üzerinde çalışacaklarını anlattı.
Bozkurt, “Ankara ili ve kuzeybatı ilçeleri kapsamlı bir çalışmayla her ne kadar Ankara merkezli bir yüzey araştırması yürütsek de uzun vadede İstanbul-Ankara kervan yolu güzergahını çalışıyoruz ve bu güzergah üzerindeki yerleşimleri, arkeolojik merkezleri inceleyeceğiz.” ifadesini kullandı.